20 Aralık 2010 Pazartesi

İlk Yarıyı Bitirirken 1-1

Beşiktaş PFDK'dan staddışı olaylar nedeniyle  aldığı ceza nedeniyle ilk yarının son maçını Antalya Mardan Stadında oynadı.  Maça giderken Beşiktaş'ın çok sayıda eksiği vardı, o kadar ki bu eksiklerde kaliteli bir onbir kurup ligte mücadele verebilirsiniz. Bu eksiklere maçın ilk onbirinde olan Ferrari'nin ısınmadaki saktlığı da eklenince Beşiktaş'ın yedek klübesi ile birlikte sahaya çıkacak oyuncu sayısı 16'ya düştü. Hem eksiklerin iyileşmesi hem de takımda istemediği oyuncularla yolların ayrılabilmesi için Schuster devre arasının gelmesini herkesden çok istiyordur. Zaten Beşiktaş'lı oyuncularda yedikleri gole kadar bu durumu hocalarından daha fazla istediklerini gösterdiler. İlk altmış dakika boş tribünlerin de etkisi ile bitse de gitsek havasında bir maç oynandı. Özellikle Tabata'ya burada bir parantez açmak istiyorum, herhalde Beşiktaş tarihnin en kötü transferlerinden birisidir. Geldiği günden beri takıma katkı yaptığı maçları saymaya kalksak herhalde bir elin parmaklarını geçmez. Sene başında bir yabancı oyuncunun gitmesi gerektiğinde ben önceliğin Tabata'dan yana olması gerektiğini düşünüyordum ama  muhtemelen ona ödenen bonsevis parası ve aldığı düşük ücret nedeniyle onun yerine Delgodo'nun gitmesine karar verildi. Bugün geriye dönüp baktığımızda Delgado'nun yerine Tabata gönderilseydi özellikle Guti'nin olmadığı maçlarda Delgado'nun takıma daha büyük bir katkı verebileceğini düşünüyorum. Tabata içinde geç kalmış kararın devre arasında verilmesini ümit ediyorum.
Beşiktaş özellikle golü yediği dakikadan itibaren berberliği ve hatta galibiyeti getirecek pozisyonları yakaladı, durum böyle olunca insan çöpe atılan ilk altmış dakikaya gerçekten üzülüyor. Dün beni hayal kırıklığına uğratan bir başka performans da Ali Küçik'ten geldi. Gol atmasına ramen oynadığı maçlar içinde en kötü performansını sergilerdi. Oynadığı maç sayısına bakıldığında artık yavaş yavaş heyecanını yenmesi gerekirken maç için oldukça fazla pozisyon hatası yaptı.
Beşiktaş açısından ilk yarıya baktığımızda 32 resmi maç oynadığını görüyoruz ki Tabzonspor aynı perioda da 19 maç oynadı. Entresan bir istatistik de Avrupa maçları sonrasında tam 15 puan kaybetti. Bunu kadronun üzerine kuruluduğu kritik oyuncuların uzun zamandır bu kadar üst üste maç yapmadığına bağlayabiliriz. Ama bu sebebte bugün gelinen noktada Şampiyonluğun çok çok uzakta kaldığı gerçeğini de değiştirmiyor. Beşiktaş için ikinci yarının en büyük kazanımı Schuster'in oynatmak istediği futbola uygun bir kadro kurması ve Avrupa'da bir çeyrek final, ligde de Şampiyonlar Ligi'ne katılma hakkını kazanmaktır.

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...