3 Şubat 2011 Perşembe

Kupaya Dört Maç Kaldı; 5 - 0

Beşiktaş'ın bu sezon alabileceği tek gerçekçi kupa hedefine dört maç kaldı, eğer form durumunu da bu şekilde devam ettirirse Ziraat Türkiye Kupası'nın  en büyük favorisi olduğunu rahatlıkla söylebilirim. Dün en çok merak edilen Aurelio ve Guti'nin yokluğunda Schuster'in tercihlerinin ne olacağı idi. Schuster yeni ortasaha tercihi ile birlikte oyun düzenini de 4-2-4'den 4-3-3'e geçirdi. Aslına bakılırsa devre arası transferleri ile birlikte Türkiye Ligi'nin oyunun iki yönünü de oynabilen en fazla sayıda ortasaha oyuncusuna sahip takım Beşiktaş. Bu alternatifler içinde dün sahaya çıkan ortasaha, Necip - Ernst ve Fernandes'den oluştu. Bu kurguda defansın önündeki görev Necip'e düşmüştü, Necip'te kendisini fazla zorlamayan Gaziantep BB'ye karşı oldukça rahat bir oyun ortaya koydu. Orta üçlüde esas konuşulması gereken Ernst ve Fernandes'in performansı. Dün akşam rakibin gücsüzlüğünü göz önünde bulundursakta Ernst ve Fernandes kendilerine verilen görevi mükemmel bir şekilde yerine getirdi. Beşiktaş'ın oyun kurgusunda takımın hucümdayken kaptırdığı toplara o noktada basmak ve geri kazanmak önemli bir yer tutuyor. Ernst ve Fernandes hem bu baskıyı yapma konusunda hem de kazandıkları topları en etkin şekilde kullanmaları konusunda tam not aldılar. Bir başka önemli noktada ilk yarıda hemen hemen bütün maçlarda doksan dakika oynayan Ernst'in formasını gerçekten çok özlediğine şahit olduk.

Dün akşamın bir başka etkileyici performansı da Hilbert tarafından sergilendi. Hilbert açıkçası yabancı kontenjanı nedeniyle sağ bek olarak veya sağ açık olarak bu takımda yer bulabileceğini bir kere daha kanıtladı. Hilbert'in sergilediği performansın bir başka önemli sonucuda özellikle Avrupa Kupası'nda oynamıyacak olan Simao'nun yerine sağ önde rahatlıkla oynayabileceğini tekrar kanıtladı. Tabiki 4-3-3 formasyonunda beklerinde oyuna katkısının ne denli önemli olduğunu düşünürsek dün akşam sakatlığının etkisinden yavaş yavaş kurtulan Ekrem'in bu takıma ne kadar büyük bir katkı yapacağını gördük.

Tabi ki bir parantez de Bobo için açmak gerekir. Bir çok Beşiktaş taraftarı genç yaşında gelen takıma gelen Bobo'ya altyapıdan gelmiş oyuncu gözüyle bakıyor. Bobo'da forvet özellikleri açısından baktığımızda Beşiktaş'ın önemli opsiyonlarından birisi olduğunu her zaman kanıtlayan bir oyuncu, şimdilerde Almeida'nın gelmesi ile birlikte Bobo mu Almeida mı soruları dün akşamki performanstan sonra artarak devam edecektir. Ben konuya bu yönden bakmanın doğru olmadığını düşünüyorum, Bobo ve Almeiada her ne kadar aynı mevkide oynasalarda özellikleri itibari ile farklı amaçlarda kullanılabilirler. Bobo'nun bitirici özelliği ön plana çıkarken Almeida'nın pivot özellikleri ona avantaj sağlıyor. Dolayısıyla oynana maçın zorluk derecesi ve ihtiyacına bakılarak oyunculardan birisinin seçiminin yapılacağını düşünüyorum. Herhangbirnini seçimi diğerinin kötü olduğu anlamına gelmemelidir. Yeri geldiğinde Schuster'in her ikisini de aynı anda oynatacağı maçlar da olacaktır.

Sonuç olarak Beşiktaş kupa hedefi konusunda yarı finaldeki rakibini beklemeye başladı diyebiliriz. Ligde de geçtiğimiz hafta 17'de 17 iddasının ortadan kalmakması ile kendisi için doğru hedef olan şampiyonlar ligi seviyesinde ligi tamamlamak yolunda mesafe kaydedeceğini düşünüyorum.  

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...