15 Ağustos 2010 Pazar

Spor Toto Süper Lig’de Buca Deplasmanı



Öncelikle diğer konulara geçmeden zemin konusuna değinmek lazım. Ligi adını Süper koyarak ve yayın ihalesini Milyon dolarlara çıkartarak Lig süper bir hale dönüşmüşyor. Öncelikle iyi futbol oynanması için asgari şartların sağlanması gerekiyor ki bu da maç oynanan stadların kalitesinden geçiyor. Hafta sonu oynana maçlara baktığımızda İzmir ve Ankara'daki stadların zemini içler acısı idi, Eskişehir'de ise ışıklandırma skandalı nedeniyle neredeyse maç sahurda bitecekti. 2016 Avrupa Şampiyona'sını almamızı gerçekten çok istiyordum ama bu isteğin ana sebebi içler acısı stadlarımızın yerini modern stadlara bırakması idi. Futbol federasyonunun bu koşulları iyileştirmek için bir an önce önlem alması gerekiyor. Ligin ilk maçındaki zeminlerin bu halinin hiçbir açıklaması ve bahanesi olamaz.

Buca – Beşiktaş maçına geldiğimizde ise Beşiktaş herhalde tarihinin en iyi ortasahası ile bu sene mücadele edecek. Orta sahada zaman zaman Gunti, Karan, Jhonsen, Şifo Mehmet, Sergen gibi yıldızları olsada hiçbir zaman bu kadar iyibir üçlüyü (Ernst – Guti – Necip) bir arada oynatamamıştı. İlerleyelen haftalarda aralarındaki uyumun artması ile birlikte bu üçlünün daha da iyi işler çıkaracağını düşünüyorum. Beşiktaş özellikle Sergen'in futbolu bırakışından itibaren yaratıcı orta saha oyuncusu konusunda ciddi sıkıntı yaşıyordu. Aslında bir an Guti'nin maçta yer almadığını düşünürsek bu açılış maçı da Beşiktaş için tipik bir deplasmandaki bir puan olarak sonra erecekti. Guti her yıldız futbolcu gibi doksan dakikanın sadece bir anında ortaya çıkarak farkını ortaya koydu. Hazır orta sahadan başlamışken özellikle yabancı sıkıntısı nedeniyle sözleşmesi dondurulan Fink'in kesinlikle bu üçlünün rotasyonda bir parçası olması gerektiğini düşünüyorum. Uzun bir lig boyunca Fink'den bu üçlü içinde verim alınacağını düşünüyorum. Bu üçlünün diğer bir rotasyon elemanı olarak Delgado düşünülüyor ki bence özellikle maçları 65 -70. dakikasından sonra oyuna Guti'nin yerine dahil olacak Delgado o anki dinamizmi ile takıma ciddi katkı sağlayacağını düşünüyorum. Bir çok kişinin düşündüğü gibi Tabata'yı orta sahanın bir alternatifi olarak düşünmüyor Schuster. Onu daha çok ilerideki iki kanatın alternatifi olarak oynatıyor.

Guti'nin gelişi ile takımının dizilişinde ciddi bir değişiklik oldu. Daha önceki maçlarda orta sahayı genelde iki kişi ile tutup ilerideki dörtlüyü iki kanat ve öndeki forvete yakın olarak düşünüyordu. Ama Guti ile bilikte önde üçlü ortada üçlü şeklinde düşünüyor. İlk dizilimde forvet arkası olarak görev alan Nihat özellikle ilk maçlarda önemli performanslar sergilemişti ancak Buca maçinda sağ kanattaki görev yerini sık sık terk ederek yine Bobo'nun arkasına gitmeye çalıştı tabi bu durumda tüm sağ kanat Erhan'a kaldı. Tabiki bu Erhan'ın kaldıramıyacağı bir yük olarak üzerine kaldı. Bu durumda takımda en çok eleştiri alan oyuncu haline geldi. Bucaspor'un da ağırlığını Q7'nin kanadına vermesi nedeniyle Erhan ilk yarının tamamını ileri uçta geçirdi ama sınırlı yeteniğine bir zeminin kötülüğü denk gelince kara delik misali her aldığı topu kale arkasına gönderdi. Eğer bu formatta devam edilecekse o kanatta şu anki kadroda yer alacak tek isim olarak Hilbert gözüküyor. Muhtemelen Schuster İnönü'deki maçlarda orta üçlüyü ikili olarak kullanıp Nihat'ı da yine forvet arkası olarak kullancaktır en azından maçların belli dönemlerinde.

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...